7 GECE 7 GÜN 6 GECE
OTEL KONAKLAMASI
ERZİNCAN – ERZURUM –
KARS – AĞRI – IĞDIR – VAN – BİTLİS –ADIYAMAN - ELAZIĞ - MALATYA
1 Gece Erzurum, 1 Gece
Kars, 1 Gece Iğdır,
1 Gece Van - 1 Gece Tatvan - 1 Gece Elazığ Konaklama
Buluşma Ve Hareket
Akşam saat 22.00 de Anıt Meydanı Devlet Tiyatrosu önünde
buluşma ve hareket.
1.Gün: Erzincan,
Erzurum
1071 Malazgirt savaşı sonrası Anadolu’ya giren komutanlardan
Emir Ahmed Mengücek Gazi tarafından kurulan Mengücek Beyliği’nin başkenti olan
Erzincan’a varış.Kısa bir şehir turundan sonra Böğert maden suyunun kaynağı
olan Ekşisu ve Horhor'un gezilmesinin ardından Erzurum'a hareket ediyoruz. Yol
üzerinde Ortaçağ Türk mimarisinin en önemli eserlerinden biri olan ve özellikle
türbe kapısında taşın dantel gibi işlendiği Saltuklu dönemine ait Tercan - Mama
Hatun Türbesi ile Kervansarayı'nı geziyoruz. Saltukoğulları Hükümdarı
II.İzzettin Saltuk'un kızı olan Mama Hatun, 1191 yılında Saltukoğulları
Beyliği'nin hükümdarı olmuştur. Tercan'dan sonraki durağımız Erzurum.
Erzurum'da; şehrin sembolü haline gelen Çifte Minareli Medrese'yi geziyoruz.
Kitabesi olmadığından yapılış tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Selçuklu
Sultani Alaaddin Keykubat’in kızı Hundi Hatun veya Ilhanli hanedanlarından
Padişah Hatun tarafından yaptırılmış olabileceği düşüncesi ile adına Hatuniye
Medresesi 'de denilmektedir. Gezimiz 23 Temmuz 1919 yılında Erzurum
Kongresi'nin yapıldığı 23 Temmuz Kongre binası ile devam ediyoruz. Erzurum
Kongresi, İdadi Mektebi (Lisesi) olarak hizmet veren bu binanın birinci
katındaki bir salonda yapılmıştır. Binanın ikinci katında bulunan bir salon ve
salona açılan iki oda Kongre Müzesi olarak düzenlenmiştir. Atatürk´ün
başkanlığında gerçekleştirilen Erzurum Kongresi ile Türkiye Cumhuriyeti´nin
temelleri bu binada atılmış ve Türkiye Büyük Millet Meclisi´ne giden yol bu
kongre ile aralanmıştır. Daha sonra Oltu Taşı üretim ve pazarlaması
yapılan Taş Han'ı geziyoruz. Taş Han'da Oltu taşından yapılmış tespih, yüzük ve
diğer takıları satın alabilirsiniz. Ancak iyi pazarlık etmeyi unutmayınız.
Sonra Erzurum - Türk İslam Eserleri ve Etnografya Müzesi ( Yakutiye Medresesi )'ni
geziyoruz. Medrese taç kapısında bulunan kitabeye göre, İlhanlı Hükümdarı
Sultan Olcayto zamanında Gazanhan ve Bolugan Hatun adına, Cemaleddin Hoca Yakut
Gazani tarafından Hicri 710 (milâdi 1310) yılında yaptırılmıştır. Bir sonraki
durağımız Üç Kümbetler. Kümbetlerin iki büyük özelliği vardır. Birincisi,
Anadolu''da yapılmış ilk eserlerden olması, ikincisi bunların üçünün de tamamen
birbirinden ayrı mimari üsluplarla yapılmış olmalarıdır. Erzurum Kalesi ve eski
evleri de gördükten sonra Palandöken Kayak Merkezi'nde bulunan otelimize
yerleşme. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde.
2.Gün: Erzurum, Kars
Kahvaltı sonrası Kars’a doğru yola çıkıyoruz. Yolumuz
üzerindeki Çobandede Köprüsü ilk durağımız olacak. Aras Nehri'nin geniş yatağı
üzerine inşa edilen köprünün bir de efsanesi var. İnanışa göre köprü
ayaklarının yerini bir çoban belirlediği için bu isim verilmiştir. Ardından
serhat şehrimiz Kars’a doğru yola çıkıyoruz. 1877-78 yılında Osmanlı ve Rusya
arasındaki yapılan savaşın ardından yaklaşık kırk yıl boyunca Rus yönetiminde
kalan kentte Baltık mimarisinin izleri hala görülebilmektedir. Tahtdüzü denilen
mevkide Rusların Hollanda’dan getirilen mimar ve şehir planlamacılarının
çalışmalarıyla kurulan şehirde yürüyerek yapacağımız şehir turunda; Kars
Kalesi, Beylerbeyi Sarayı, Oniki Havari Kilisesi(Kümbet Cami), Osmanlı Köprüsü
ve Hamamı, Rus dönemi taş yapılarının ( Defterdarlık Binası, Sağlık Müdürlüğü,
Belediye’nin) görülmesi. Daha sonra içinde Akçakale Adası'nın olduğu Çıldır
Gölü’nün görülmesinden sonra Şeytan Kanyonu ve içindeki bir tepe üzerine inşa
edilmiş olan Şeytan Kalesi'nin görülmesi ve Aktaş Gölü'nün üstten seyredilmesi.
Çıldır Gölü ve Gürcistan -Türkiye sınırının geçtiği bölge çiçek dokusu ve doğal
güzellikleri ile de sizleri büyüleyecektir. Gezimizin ardından Kars'a dönüş.
Akşam yemeği ve konaklama Kars’taki otelimizde.
3.Gün: Ani Harabeleri,
Doğubeyazıt, İshak Paşa Sarayı, Iğdır
Kahvaltı sonrası Kars Ani Harabeleri'ne gidiyoruz. Ani, bir
bütün olarak Ermeni kültürü, sanatı, mimari ve kentsel tasarım gelişiminin
olağanüstü kalıntılarını taşır. Bununla beraber Orta Çağ boyunca Mezopotamya,
Orta Asya ve Kafkaslardan gelen çok uluslu ve çok dinli toplulukların buluşma
yeri olmuştur. Anadolu’daki en eski camiye ev sahipliği yapan Ani, Türk ve
İslam dünyasında da önemli bir yere sahiptir.
Ani’nin kent çevresi, anıtsallığı, tasarımı ve kalitesiyle, askeri tarihin,
mimarlık ve teknoloji tarihinin önemli aşamalarını gösteren mimari ahengin göze
çarpan bir örneğini temsil eder. Taş duvarları, yarı silindirik kulelerle
güçlendirilmiş çifte tahkimat ve masif taş yüzeyleriyle birlikte Ani,
etkileyici bir kent görünümü sunar.
Kentte yer alan Katedral, Gürcü Mimarisinin Ani’deki örneği olan ve kentte
freskleriyle günümüze ulaşmış olan Tigran Honents Kilisesi, Ana Cadde, Ebu'l
Manuçer Cami, Kervansaray, sur ve kapıların gezilmesinden sonra Doğubayazıt’a
hareket. Yolumuz üzerinde Büyük ve Küçük Ağrı Dağları'nın uzaktan
görüntülenmesi. Doğubayazıt’a varış. 18. yüzyılda Osmanlı döneminde Sancak beyi
Çıldır oğullarından İshak Paşa tarafından yaptırılan İshak Paşa Sarayı'na çıkıp
Ağrı Dağı manzarası eşliğinde bu muhteşem sarayı geziyoruz. Saraydan öte bir
külliye formunda olan yapıda, her biri diğerinden farklı anıtsal kapılarıyla ve
figürlü süslemeleriyle Selçuklu etkisinin yanı sıra Batılılaşma etkisiyle
Osmanlı sanatına girmiş olan (Gotik, Barok, Rokoko, Ampir) üslupların da
etkileri görülür. Ziyaretimizin ardından Doğubayazıt’taki çarşılarda alışveriş
yaptıktan sonra bu sefer Ağrı Dağı'nın diğer yüzünde bulunan Iğdır'a gidiyoruz.
Akşam yemeği ve konaklama Iğdır'daki otelimizde.
4.Gün: Muradiye
Şelalesi, Van
Kahvaltı sonrası Van’a hareket. Yol üzerinde Muradiye
Şelalesi’nin görülmesi.Tendürek dağından çıkan Bend-i Mahi çayı üzerinde
bulunan şelale muhteşem bir görüntüye sahiptir. Burada vereceğimiz fotoğraf
molasının ardından Van’a doğru yolculuğumuza devam ediyoruz. M. Ö. 900-600
yılları arasından Van merkez olmak üzere bölgede büyük bir medeniyet kuran
Urartuların kralı I. Sardur (M. Ö. 840-830) tarafından yaptırılan Van Kalesi'ni
geziyoruz. Ardından Urartular döneminde Tuşba adıyla anılan Eski Van Kenti'ni
gezip otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama Van'daki otelimizde.
5.Gün: Gevaş, Akdamar
Adası, Ahlat, Tatvan
Kahvaltı sonrası Gevaş'a doğru yola çıkıyoruz. Burada bizi
bekleyen teknemizle Van Gölü üzerinde bulunan Akdamar Adası'na hareket
ediyoruz. Şimdi üzerinde kimsenin yaşamadığı adada 10. yüzyılda ülkeleri
Vaspurakan diye anılan Ermeni krallarının konutları bulunmaktaydı. Vaspurakan
Kralı I. Gagik’in 915-922 yılları arasında saray kilisesi olarak yaptırdığı
Akdamar Kutsal Haç Kilisesi günümüze sağlam bir şekilde ulaşmıştır. Hıristiyan
sanatı içinde önemli bir yere sahip olan yapının dört yöndeki duvarlarında
kabartma ve heykellerle anlatılan harika öykülerini ve adaya ismini veren
Tamara'nın hikayesini rehberimizden dinledikten sonra adadan ayrılıyoruz.Bir
sonraki durağımız olan Ahlat’a Tatvan üzerinden ulaşıyoruz. Yetiştirdiği mimar
ve ahşap ustalarıyla Anadolu sanatı içerisinde önemli bir yere sahip olan
Ahlat’ta bulunan Selçuklu Mezarlığı, dünyanın en büyük Türk İslam Mezarlığı
olup, mezarlıkta bulunan mezar taşları ölçü ve üslup açısından anıt özelliğine
sahiptir. Mezar taşları üzerinde dünyada eşine rastlanmayan motifler
bulunmaktadır. Ayrıca her biri anıt özelliği taşıyan mezarlar, Türk sanatı ve
kültür tarihinin 800 yıllık belgeleridir. Ahlat mezar taşlarının yanı sıra Emir
Bayındır Kümbeti, Çifte Kümbetler, Ulu Kümbet gibi kümbetleri ve bu kümbetlerin
üzerindeki süslemeleriyle de özel bir yere sahiptir. Bu kümbetlerin de
gezilmesinin ardından dünyaca ünlü Ahlat Bastonlarının yapıldığı bastoncuları
geziyoruz ve otelimize doğru yola çıkıyoruz. Akşam yemeği ve konaklama
Tatvan'daki otelimizde.
6.Gün: Nemrut Dağı,
Bitlis, Elazığ
Sabah erken saatlerde alınan kahvaltı sonrası Van Gölü’nün
batı kıyısında Bitlis ili sınırları içerisinde yer alan 2935 m. yüksekliğindeki
Nemrut Dağı'na minibüslerle çıkıyoruz. Sönmüş bir volkanik dağ olan Nemrut
dağında dünyanın ikinci, Türkiye'nin en büyük krater gölü olup, adını Babil
Hükümdarı Nemrut'tan alan ve volkan patlaması sonucunda oluşmuş olan Nemrut
Gölü’nü görüyoruz. Göl etrafında çeşitli yerlerden çıkan buhar deliklerinin
gezilmesinden sonra Bitlis'e hareket ediyoruz. Efsaneye göre şehir, Büyük
İskender’in komutanlarından Badlis tarafından İskender’in emri üzerine
kurulmuştur. Beş Minareli Kent olarak anılan Bitlis’de 1216 yılında Selçuklular
tarafından yapılmış olan İhlasiye Külliyesi ile Etnoğrafya Müzesi'nin
gezilmesinin ardından Harput'a doğru yola çıkıyoruz. Şehrin ilk yerleşimi olan
Harput Elazığ şehir merkezine 5 km uzaklıktadır. Urartulardan kalma kalesinden
kilisesine, medresesinden camisine, hamamından eski evlerine, kümbetinden mezar
taşına Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca tescilli 42 eseriyle buram buram tarih
kokan, açık hava müzesi görünümündeki Harput’ta yapacağımız şehir turunun
ardından Elazığ'daki otelimize hareket. Akşam yemeği ve konaklama
otelimizde.
7.Gün: Malatya, Konya
Kahvaltı sonrası Malatya'ya doğru yola çıkıyoruz. Şehir
merkezindeki ilk durağımız 250’den fazla kayısıcı dükkânıyla tarihi Şire
Pazarını ve Malatya’nın simgelerinden biri olan Kernek Meydanı'nı geziyoruz.
Ardından Konya’ya doğru yola çıkıyoruz. Akşam saat 23.00 sularında Konya’ya
varış.
Ücrete Dâhil Olan
Hizmetler
- Otellerde 6 Gece Yarım Pansiyon
Konaklama
- Lüks Otobüsler İle Ulaşım
- MiniTur
Güvencesi
- Profesyonel Türkçe Rehberlik Hizmeti
- Minitur Otobüs İçi
İkramları
- Açık Büfe 7 Sabah Kahvaltısı
- Açık Büfe veya Set Menü 6 Akşam
Yemeği
- 1618 Nolu Turizm Kanununa Göre
Zorunlu Seyahat Sigortası
- Ek Hizmet Bedelleri
Ücrete Dâhil Olmayan
Hizmetler
- Tüm Öğlen
Yemekleri
- Tüm Yemeklerde Alınan İçecekler
- Tüm Özel Harcamalar
- Ekstra Belirtilen Tüm
Organizasyonlar
- Müze Giriş Ücretleri